28 Temmuz 2013 Pazar

Rojava Kürdistan’ında Malumun İlanı

Mahmut Balpetek

 Bundan bir yıl önce, 19 Temmuz 2012’de Rojava Kürtleri yaklaşık, bir asır önce parçalanmışlıkları, ellerinden alınan statüleri ve inkar edilen varlık  hallerine son vermek amacıyla yaşadıkları bölgede, kendi kendilerini yönetmek doğrultusunda adım atılar.
Rojava foto
Bu adımın arkasından, yaşadıkları bölgede savaş ve şiddet tedrici olarak azaldı, devamında yok denecek kadar minimalize edildi.Ancak AKP iktidarı, bu durumu Türkiye’nin çıkarlarına tehlike addederek, El Nusra cephesi aracılığı ile saldırılarını yoğunlaştırdı. Bütün bu saldırılara karşın El Nusra cephesi bölgeyi destabilize etmekte yeterli başarı elde edemedi. Bunun üzerine iktidar dolaylı itirazına doğrudan itirazı ekleyerek, daha açık bir tavır alma yoluna girdi.

İnsanlık Yönetilmeye Razı Olduğu Müddetçe Özgürleşemez

İbrahim Özkurt

Büyük insanlık” Eşitsizliklerin hüküm sürdüğü zamanlardan bu yana durmaksızın isyan etmiş, bazen büyük devrimler bile gerçekleştirmiş olmasına karşın, henüz ÖZGÜR BİR YAŞAM inşa edememiştir.
gezi abbasağa
Ben bu yazımla inşa edemeyişin nedenlerini tartışmaya açmak istiyorum. Zira nedenlerini açığa çıkarmadan isyan ve devrimler başarıya ulaşsa dahi, bir süre sonra iktidara gelenler yeniden egemenlik ilişkilerini yürürlüğe koyuyorlar. Özgürlük hep ikinci bir bahara kalıyor.

24 Temmuz 2013 Çarşamba

Gezi Direnişi Sosyalistlerin Tabulaştırdıkları Ezberlerini de Yıktı


              Eleştirinin silahı,silahların eleştirisinin yerini tutamaz                                                                                                      Karl Marx       
                                                                                     
Ferhan Umruk
Devrimci yükselişin tahmin edilebilir bir olgu olmadığını: Onun, toplumsal dinamikleri etkileyen çeşitli nesnel faktörlere bağlı olduğu, muktedirlerce üç beş ağacın kesilmesi diye küçümsenerek, iktidarın takındığı vurdum duymaz tavra karşı yükselen halk isyanı göstermiştir.
gezi5
Doğrusu, nesnel olarak, kapitalizmin hüküm sürdüğü toplumlarda, kapitalistin üretimi kar gayesiyle sürdürüyor olması, elbette, toplumun ihtiyaçlarıyla çelişecek durumları her zaman yaratacak ve toplumsal muhalefetin koşullarını oluşturacaktır. Bir Marxist bu tarz düşünür ve herhangi bir aşamada toplumsal mücadelenin yükselişe geçme imkanını yadsımaz. Marxizmin temel yaklaşımıdır sözü edilen. Ancak hayatın akışı içinde toplumsal hareketliliğin başlama günü, saati belirlenmeye kalkışılmaz. Böyle yapılmaya kalkışılırsa, bunun tarifi olsa olsa müneccimliktir.

Özerk Rojava (Batı) Kürdistan


Mahmut Balpetek 
Kürt meselesi, Türkiye ile sınırlı olmayan bölgesel bir boyuta sahiptir. Dolayısı ile Türkiye’nin izleyeceği dış politikanın Kürt sorunu ile doğrudan bir ilişkisi vardır. Bu nedenledir ki, dış siyasetini barışı gözeten bir yerden kurgulaması nesnel bir zorunluluktur.
Rojava
Bu zorunluluk sahici bir barışın inşası için olmazsa olmaz bir koşul olarak kendini dayatmaktadır. Buna karşın AKP’nin güdümlü alt-emperyalist dış politikası bu nesnellik ile çelişmektedir. Suriye’de Baas rejimini değiştirmek için  başta Cephet-ül Nusra olmak üzere desteklediği paramiliter çeteler, Rojava özerk Kürt bölgesini hedef almaktadırlar.

Gezi; Başkaldırıyı Yeni Bir Tarzla Gerçekleştirmenin Adıdır


Mahmut Balpetek
 Gezi direnişinin meydana geliş biçimi ve bunu takip eden iki ay süresince yürütülen mücadele tarzı, bugüne kadar yaşanmış eylem biçimlerinden esaslı farklılıkları içkin kılmıştır. Öncelikle örgütlenme biçimi ve araçları açısından bakıldığında, aşina olduğumuz yöntemleri içermemektedir.
gezi 3
   Kıvılcımın çakıldığı an, uyuyan yüz kişilik gruba polisin saldırması ve Gezi Parkından çıkarılması ile başladı. Buraya kadar her şey rutin idi. Zira Türkiye’de en masumane talepler için biraraya gelen insanların polis gazı ile karşılanması vaka-ı adiyeden sayılır durumdaydı.

Otoriterleşmeye ‘ONE MINUTE’!


            Ahmet Doğançayır
AKP, iktidarı ilk beş yılında kendisine yönelik çeşitli müdahale girişimlerini etkisiz kılmayı başarmış ve kısmen bu mücadele sayesinde 2007 seçimlerinde oylarını arttırarak çıkmıştı. Bu ilk beş yıl içinde tek başına iktidarda olmanın verdiği olanakları değerlendirdi.
gezi gitar
Abdullah Gül’ün Cumhurbaşkanı olmasını sağladıktan ve kendine yönelik kapatma davasını savuşturduktan sonra AKP’ de hızla tek adam hâkimiyeti oluşmaya başladı. Buna paralel olarak da muhafazakâr değerlerle, otoriter yönetime yönelik refleksler ve ataerkil zihniyetin birleşiminden ortaya çıkan yeni bir tahakküm biçimi artmaya başlamıştı.

Sallanan Tren Gidiyor mu?


Mahmut Balpetek
Uzun bir aradan sonra PKK yeniden silahlı güçlerini sınır dışına çıkarma sürecine girdi. Barış sürecinin nesnel zemininin yaratılması açısından son derece kritik olan bu adımın, iktidar cephesinde doğru algılandığı konusunda Kürt cephesinde haklı kaygılar vardı. Daha ilk adımda Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç’ın “cehennemin dibine gitsinler” açıklaması iktidarın barış sürecine karşı nasıl konumlandığını ya da barıştan ne anladığını faş etmek için yeterli emare niteliğindeydi, ancak barışa olan özlemin baskınlığının yarattığı tolerans bu türden açıklamaları yol kazası ya da ırkçı kesimleri ikna çabaları olarak yorumlamaya neden oldu.
gezi
Devamında Kürt cephesinin attığı adımlara karşı iktidar cephesindeki statükocu yaklaşımın yanı sıra savaş hazırlığını andıran karakol inşaatlarını hızlandırmak ve korucu sayısını artırmak gibi adımlar kuşkuları güçlendirdiği gibi her türden toleransı da berhava etmektedir. AKP barış masasını terk eden taraf olmak istemediği gibi, barış için adım atan taraf da olmak istememektedir.

PHANTOM PAİN


                                                        Nedendir de suna boylum nedendir
                                                           Geceler boyunca uyumadığım
                                                               Yaman derler ayrılığın derdine
                                                                  Ayrılık derdine doyamadığı
Rıza Aydın
Köyümüze radyonun geldiğini dün gibi hatırlıyorum.
Gül Ali gilin odanın başına ince direkler dikip, uçlarına tel çekiyorlardı. Bu nedir, bunu niye yapıyorlar acep diye merak edip soranlara da “Gül Ali’nin oğlu babasına “Iradıyon” almış bu teller onun anteniymiş” diyorlardı. O zamana kadar, “Anten, Iradıyo” sözleri hiç duymadığımız ne anlam geldiğini bilmediğimiz sözlerdi.
3028521-inanmak-en-buyuk-kumardir
Gül Ali, köyün hatırı sayılır yaşlılarından biriydi. Bu yüzden yanına geleni, gideni, çok olurdu. Babamda sık sık onun başında toplananlara kitap okumaya giderdi. Babam Gül Ali’nin yanına giderken bir iki defasında beni de götürmüştü. Ama orada ne tür kitaplar okuduklarını tam olarak bilmiyorum.

Gezi Hareketinin Evrimi

Demir Küçükaydın

Gezi Hareketi özellikle dün akşam Beşiktaş ve Kadıköy’deki Lice’yle dayanışma gösterileriyle çok önemli bir aşama kaydetti. Müslümanlara, laikçi değiliz, sizin başörtünüzle, inancınızla, giyiminizle sorunumuz yok mesajını vermişti. Dün akşam Kürtlere, biz bildiğiniz Türklerden değiliz, sizin uğradığınız baskı ve haksızlıklar için de mücadele ediyoruz ve edeceğiz masajını verdi. Bu hareketin evriminde en kritik dönemeçtir ve başarıyla aşılmıştır.
Diğer yandan Gezi Hareketi başlayalı neredeyse bir ay oldu. Bu bir ayda nasıl bir evrim geçirdi?