5 Ekim 2012 Cuma

Yeni Osmanlıcılık, Suriye ve Tarih Bilinci

Hasan Aslan

…Bugün hayatın kurgusu fikirlerden çok olguların hükmü altındadır. … Yağ makine için neyse, fikirler de toplumsal hayatın devasa donanımı için odur; insan makine yağını bir türbinin üzerine boca etmez; önceden bilinmesi gereken, gözden ırak dişli ve eklemlere birkaç damla damlatır.’’ W. Benjamin.



Çekiç Gücün Irak’a yerleşmeye başladığı ( Temmuz 1991) yani Turgut Özal’ın ‘ 1 koyup 3 alacağız! ‘ dediği günlerde ‘ Umarım bu işin sonunda babamızın mezarına pasaportla gitmek zorunda kalmayız !’ dediğimi hatırlattı kardeşim.
 Saddam’ı devirme harekatı ( Mart 2003 ) sırasında ise medyada ‘ Musul, Kerkük Ata’nın vasiyetidir!’, ‘… Şimdiye Bağdat’ta olmalıydık…’ vb. laflar sıkça yazıldı/ konuşuldu. Sonuçta Irak’ın toprak bütünlüğü fiili olarak mezheplere ( ve Kürtlere ) göre bölündü; ABD, Türk askerinin kafasına çuval geçirdi… Epeydir ‘… Musul, Kerkük… ‘ edebiyatı yapıl(a)mıyor! ‘Hatay’ın Suriye’nin yani Suriye’nin Hatay’ın, Anadolu’nun, Türkiye’nin doğal uzantısı olduğunu tarihteki çeşitli olayları örnekleyerek’ dinleyicileri malumatlandıran profesörün amacı coğrafya ve tarihin ayrılmazlığını vurgulamaktı! ( İ. Ortaylı. Sayek Etkinlikleri Ağustos 2011 Hatay) Bu konuşma yapılırken Suriye, 1939’da Türkiye’ye ilhak eden Hatay’ı kendi topraklarında göstermeye devam ediyordu; Türkiye, Suriye ile köprüleri atmıştı ve Suriye’nin ABD tarafından işgali bekleniyordu. Bugünlerde Şam’da namaz kılmayı bekleyenlerin olduğunu da öğrendik! Aylardır Hatay’da Özgür Suriye Ordusu mensubu olduğu söylenen haki giysili, bıyıksız-sakallı… kişilerin bir kısım Türkiye Cumhuriyeti vatandaşına ( özellikle Nusayri) ‘ Sıra size de gelecek, sizi kıtır kıtır keseceğiz…’ vb. dediği; Antakya’da adli olaylarının, toplumsal huzursuzluğun arttığı; CIA, İngiliz, Fransız, Alman… ajanlarının cirit attığı; ‘Hatay’ın tampon bölge’ olduğu medyada yazılıp konuşuluyor. Belirli çevrelerde ‘ Millet, milliyetçilik(-ulusçuluk), misak-ı milli, milli(ulus)devlet, etnisite…’ gibi nispeten yeni icat (Gellern, Hobsbawn, Anderson…) olgu ve kavramların çok daha eski, adeta genlere işlemiş ‘ Din, Mezhep…’ gibi olguların karşısında itibarlarının olmadığı veya çok düşük olduğu varsayılmaktadır (…19. yy ideolojisi olan ulusçuluk Avrupa’da feodalite ile bölünmüş yapıları bir araya getirip ulus devletleri doğurdu. Bizde ise tarihten gelmiş organik yapıları dağıtarak geçici ve suni karşıtlıklar ve kimlikler ortaya çıkardı. Hepimizin bu ayrıştırıcı kültürle hesaplaşma zamanı geldi. …İki yüzyıl önce şehirlerimizde mahallelerimizde iç içe yaşayan Türkler, Ermeniler, Araplar, Rumlar, Arnavutlar ve daha birçok farklı etnik ve dini kimlik bugün bu organik yapıdan koparılmış durumda. Yeni kopmalara izin verilmemelidir.’’ ( N.3)



A.Davutoğlu. 17.09.2012 Vatan) Aynı çevrelerde, Türkiye’nin bugünkü politik arenasında ‘…Ümmeti Müslüman, Suriyeli Müslüman Sünni Kardeşlerimiz…’ vb. söylemlerin Sünni yurttaşlar nazarında artı bir kazanç getirdiğinin düşünüldüğü gözlemlenmektedir; demokrat, laik, Alevi, Hıristiyan ve özel olarak Nusayri yurttaşların kırılma, ayrıştırılma pahasına… Suriye ve Hatay’da son olaylarda ‘ din-mezhep’ vurgusu öne çıkmış, çıkarılmış; aynı süreçte ise Kürdistan’da ‘milli duygular şahlanmıştır!’ Hatay’dan kuş uçumu mesafede PYD insiyatifinde ( Müslüman, Sünni ) Suriye( Batı) Kürdistan’ı özerk bölgesi hayata geçirilmiştir. (Gölge etme…) Gerek zalim Baas rejimi gerekse bölgedeki gelişmeler bundan sonra nasıl bir yol izlerse izlesin bu Türkiye Cumhuriyeti’nin 90 yıllık bölge politikasının iflasının ve yeni bir dönemin somut göstergesidir: PKK ve PYD aynı gövdenin kollarıdır. Bu, Roboski (… katledilenler Müslüman-Sünni değil miydi?) katliamıyla, yüreğimizi ağzımıza getiren iç ve dış savaşın iç içe geçmesi ve bazılarının bunu yayma çabasının ( G.Antep) hemen öncesinin işaretleridir…



Din(mezhep) ve Millet emperyalist devletlerin-egemenlerin, iktidarlarını sürdürmekte, ülke-içi iktidar mücadelelerinde, farklı devletlerle ilişkilerinde kullandıkları kartlardandır; bunlar zaman zaman olayların gidişinde, yönetenlerin yükseliş ve düşüşlerinde rol oynayabilirler. Hangisinin nerede, nasıl kullanılacağı, ‘olumlu ya da olumsuz’ bir rol oynayacağı o an ki gelişmelere, egemenler arası ilişkilere… göre değişebilir. Suriye’de, Kürdistan’da, Türkiye’de, Hatay’da … Müslümanlık ve Sünnilik bir ve aynı sayılmayıp farklı inanç kabul ediliyor ki aynı kıbleye dönenler ayrı davranışlarla karşılaşıyorlar!



‘’ Sen ki kapkara cahilsin herhangi bir hukuku düvel profesörü kadar Buna rağmen sana sorsam desem ki ben ……’’ ( Taranta Babu N. Hikmet)











Emperyalizm, sömürge, savaş, katliam, yağma… kavramları ağza alınmadan vurgulanan ülke, sınır, vatan, Müslüman… sözcükleriyle ‘’Yeni bir ‘cambaza bak!’ durumu yarattım.’’ mı sanılmaktadır?







Bunlar ‘kapkara cahil’ olabilirler veya onların böyle olduklarını düşünmek karşıtlarını rahatlatabilir; ancak hangi şehirde (Gaziantep) bomba patlatılacağını senaryolaştırıp uygulayanlar kara cahil değil eli kanlı kapkara katiller ve onların yerli-yabancı işbirlikçileridir. Emperyalizmle işbirliği yaparak Suriye’nin, Irak’ın… iç işlerine karışmak, buradaki rejimleri devirmek için Batı’nın taşeronluğuna soyunmak, bölge halklarını birbirine düşman edecek provokasyonlara girişmek; Arap, Fars, Kürt ve diğer bölge halklarını/ülkelerini yok sayarak strateji-politika belirleyip uygulamaya kalkışmak sonuçta kendi yurttaşlarına zarar vermektir; hem de kahredici etkileri on yıllarca sürecek… Bir ucu KAFKAS(laşmak) da bir ucu BALKAN(laşmak) da olan bu topraklarda canımıza tak eden, yüreğimizi titreten bu iç-dış savaşın hemen son bulması; Oslo gibi değil, çok büyük, etrafında hakkaniyetle, kardeşçe ve çok fazla insanın bir araya gelebileceği yasal- meşru masa kurulması için yoğunlaşmalıyız! Meselemizi halletmeden masadan kalmamak için zaman dondurulmalı… Emperyalizm bizi, bölgemizi dondurup köleleştirip zamanın dışına atmadan! ’ NOTLAR /HATIRLATMALAR



1- Ailesi T. Özal’ın öldürüldüğünden şüpheleniyor, mezarının açılması söz konusu. Oğul Özal Irak Kürdistan’ında milyon dolarlık işler yapıyor. Bu ‘üç almak’la ilgiliyse geriye üçün kaçı kaldı, kim/ler ne aldı?



2- Malumat: A. Çelik Gülersoy:’ Bu İstanbul’u, Türklere bırakmayacaklar M… Hanım. Gelecekler ve geri alacaklar. İşte o zaman geldiklerinde ve gördüklerinde… ‘ ( 07. 07. 2003 Radikal) ( Bu yazıda –şimdilik- Oryantalizm, Out of Place ) B. Mao’dan sonra Çin Devriminin etkili isimlerinden Çu En Lay’la ilgili galat-ı meşhur rivayettir, gazeteci sorar:’ Sayın Bakan Fransız İhtilaliyle ilgili ne düşünüyorsunuz?’ Yanıt Çinli bir bilgeye özgü kısa, net ve özlü: ‘ Henüz üzerinde konuşmak için çok erken!’ Braudel’den Wallerstein’a … Akdeniz’den, Orta-doğudan Dünyaya… Masada harita, elde pergel cetvel…



ABD EMPERYALİZMİNİN DENETİMİNDEKİ YENİ BİR SURİYE’NİN HARİTASINDA- ESKİLERDE OLDUĞU GİBİ- HATAY’I DA GÖRÜRSENİZ… (SENARYO… UYGULAMA…) ÜMİT EDERİM BUNU İLK SÖYLEYEN BEN DEĞİLİMDİR! 3- Bu, Türk sağcı-muhafazakar toplum mühendisliğinin (H. Ziya’nın bile eleştirdiği) en eski ve iflah olmaz yaklaşımlarındandır: ‘’ Modern kültür karşında kulaklarını tıkayanlarla onun köklerine inmeyi istemeyen ve yalnız yemişlerini devşirmekle işin çözülebileceğini sananlar ya da kültürü medeniyetten ayırarak…….. Tekniği Batı’dan alalım, fakat ahlakımızda, hukukumuzda şarklı kalalım diyemeyiz…… Böyle bir milletlerarası piyasa yoktur. … ‘’ (H.Z. Ülken T.Ç.Düşünce Tarihi syf. 20-21) ‘Yeni Osmanlıcılık’ emperyalizme özellikle ABD’ye inatçı bir imanla bağlananların, yeni sandıkları, şarklı kurnazlıklarından, taşeronluk biçimlerinden biridir.



4-… Sultan Mehmet… padişah… Topkapı’dan şehre girerek, Ayasofya Kilisesine gitti, oraya gelince atından indi, (Şükrane olarak) yere kapandı ve toprak alıp başını üstüne götürdü…’’ ( Uzunçarşılı Osm. Tar. Syf. 491.) Anakronikse anakronik!..



İngiliz emperyalizmine ait bir gemiyle kaçan 36. ( herhalde Aır Force’la gidip ‘şükrane olarak’ namaz kılmak murat edilen ) Şam’da Emeviye Camisinin az ilerisinde bir külliyede yatıyor… Sahipsiz…



5- Roboski’den Hatay’a ‘Bilmezlikten değil Fıkaralıktan Pasaporta ısınmamış içimiz Budur katlimize sebep suçumuz (A. Arif)



Pasaportsuz gitmek isterim her sene cemreler düştüğünde gökyüzünün, sevinç gözyaşlarından dokuyup, yeşil, sarı, mavi, beyaz, kırmızı… ipeğimsi halılarla karşıladığı baharda elimde bir demet renkahenk kır çiçeği babama İskenderun’a



Hiç yorum yok: