Dario Navaro
Ahmet Hakan’ın Hürriyet’te yayınlanan* İştar Gözaydın‘la din üzerine sohbetinde laiklik konusunda ilginç vurgular yer aldı. Gözaydın’a göre Osmanlı düzeni laikti. Cumhuriyet rejimi ise, Padişahın atadığı şeyhülislam yerine Diyanet İşleri başkanlığını kurarak, Osmanlıda yerleşik olan laiklik anlayışını sürdürmekle yetindi.
Gözaydın, sürekliliği daha da gerilerden başlatarak, Bizans’ın da aynı laik geleneğin bir parçası olduğunu söylüyor. Sosyal yapıların uzun-dönem niteliğini belirtmek açısından, en azından Meşrutiyet’ten Cumhuriyet’e geçişin sürekliliğini vurgulamak açısından sanırım yerinde bir tespit. Ancak bu sürekliliğe damgasını vurduğu iddia edilen laikliğin ne tür bir laiklik olduğu üzerinde biraz düşünmek gerekiyor. Gözaydın, laikliği devletin din ve dini kurumlar üzerindeki kontrolü olarak tanımlıyor.