22 Ağustos 2017 Salı

KAPİTALİZMİ BİR AN EVVEL SONLANDIRMALIYIZ!


İbrahim Özkurt
Günümüze kadar sınıfsız, sömürüsüz bir gelecek adına nice devrimler gerçekleşti ama kapitalizmden kurtulmak mümkün olmadı. Ayrıca günümüze kadar ne kadar kitap, makale yazıldı, ne kadar konferans, panel vb düzenlendi bilmek mümkün değil. Her gün yüzlerce, binlerce irili ufaklı eylem, grev ve direniş bile gerçekleştiriliyor. Tüm bunlara karşın tehlike önlenemediği gibi her geçen gün daha da artmakta. Yazılanlar ve söylenenler yeterince karşılık bulmuyor.


Sanırım bunun da en büyük nedeni, yazılıp çizilenlerin genelde durum tespitine dayanması, çözüm için gerçekçi, radikal, zamanımızın gerektirdiği örgütlenme önermelerin yokluğu ve buna bağlı olarak kitlelerin seferber edilemeyişleri, kitlelerin güçlüye biat edişi gerçeği. Oysa ki tehlike gerçekten çok büyük. Bu gidişatı sonlandırmak, tehlikeyi bertaraf etmek, özgür bir geleceğin temellerini atmak için acilen ne yapmalıyız sorusuna kısa, net ve çarpıcı bir yanıt bulmak gerekiyor. Çünkü zaman daraldı. Bunun bence tek bir yanıtı var. POLİTİKA YAPMAK.
Bu kadar basit mi? Zaten politika yapıyoruz diyenlerin olduğunu duyar gibiyim. Hayır! kimse politika yapmıyor, yapamıyor. Politikayı bir avuç profesyonel yapıyor. Zira günümüzde de hala politika yapmanın hemen tek aracı klasik parti aygıtları. Burjuva partilerini bir yana koyuyorum. Oralarda zaten politika, içinde yaşadığımız talan düzeninin devamı için bir avuç yönetici elit tarafından yapılıyor. Ya sosyalist-komünist partileri? Oralarda da yöneticiler politika yapar. Üyeler ise, yöneticilerin ürettiği politikaların uygulayıcılarıdır. Bazen partilerde huzursuzluk başgösterirse, üyelere de mış gibi politika yapma fırsatı tanınır ve ileri giden olursa o partideki üyeliği ya buz dolabına konur, ya da üyeliğine son verilir. Sorunlar büyürse parti ikiye bölünür. Kısacası, sol sosyalist-komünist partilerde de politikayı bir avuç yönetici klik yapar.
O halde ezilen, sömürülen, horlanan tüm insanlar ezilmemek, sömürülmemek ve horlanmamak için, kendileri için, kimse tarafından yönetilmeden, kendi özgür iradeleri ile politika yapacakları kurumları üretmeliler. Üstelik güçlü olmanın da yegane yolu politika yapmaktan geçer. İnsanlar politika yapınca güçlenir ve güçlü insanları da kimse yönetemez. Tabi ki sömüremez, ezemezlerde. Güçlenen insanlar şimdiki gibi güçlüye biat etmez de..
Konumuza dönersek; Belediyeler ulus devletlerin vazgeçemeyeceği idari birimleri. Daha başka deyişle ulus devletler belediyelerin toplamından oluşmakta. Marksist-Leninist sol,
ulus devleti proletaryanın en geniş demokrasisi ( Proletarya diktatörlüğü ) ile yöneterek kısa sürede devleti ortadan kaldırarak komünist bir gelecek inşasını denedi ise de başaramadı (k). Sanırım burjuvaların yaptıklarına benzer bir çizgi izlemek, ulus devleti ele geçirmek yerine devletin belediyelerini yönetmek ve merkezi devleti işlevsizleştirmek daha gerçekçi bir yöntem. Bunun için her mahallede, insanların birey olarak katılacağı ve politikanın öznesi olacakları MAHALLE MECLİSLERİ inşa etmek gerekir. Ki, belediyeler halkın özyönetimi ile yönetilsin.
Parti lokallerinde eylem kararı alarak insanları eyleme çağırmak mı? yoksa sokakta halk ile birlikte karar alıp birlikte eylem yapmak mı daha gerçekçi?
Ben ikincisinden yanayım ve DOĞRUDAN DEMOKRASİ ile örgütlenmenin mümkün olabileceğini düşünmekteyim. Ve güncellediğim bir çalışmamı paylaşmak istiyorum.
İŞTE ÖNERİM
Madde 1. PARTİNİN ADI :………………………………….
Madde 2. PARTİNİN TANIMI VE AMACI:
……………………………………. Dünya proleterlerinin, ezilen halkların ve kapitalist-emperyalizmin kar adına yok etmekte tereddüt etmediği tüm canlı yaşamın nihai kurtuluşlarının; Sınırsız, sömürüsüz, eşit, özgürlükçü ve tüm canlıların uyumlu bir dünyasında gerçekleşebileceğinden hareketle; Üzerinde yaşadığımız toprakların işçi sınıfı ile tüm ezilenlerin, çevreci,
Kadın, barış vb. güçlerin, bu amacın gerçekleşmesi için kurdukları enternasyonal ortak mücadele partisidir.
3. PARTİNİN NİTELİĞİ VE İÇ İŞLEYİŞİ.
Partinin niteliğini; Dayandığı sınıf ve yandaşı güçler ile birlikte kısa, orta ve nihai hedef için yaratacağı mücadele, oluşturacağı kültür ve kurguladığı iç demokrasisi ve Enternasyonal karakteri tayin eder.
İÇ İŞLEYİŞİ.
Geçmişin yöneten-yönetilen ilişkisine dayalı iç işleyişlerde, yöneteninde yönetileninde özgür olamadığı tespitinden hareketleDOĞRUDAN DEMOKRASİYİ iç işleyiş olarak benimser.
4. ÜYELİK:
Partinin amacını ve iç işleyişini benimseyen, maddi ve maneviişlevliliği kabul eden herkes harekete üye olabilir.
5. ÜYELİK YÖNTEMİ:
Partiye üyelik başvurusu, kişinin yaşadığı ya da çalıştığı alanınMECLİSİNE yapılır. Üyelik başvurusu; 4 nüsha olan üyelik fişi doldurularak ve imzalanarak yapılır. Başvurana alındı belgesi verilir. Üyeliğin kabulü ya da reddi meclisin çoğunluğunun katıldığı ilk toplantısında kararlaştırılır. Bu karar kesindir. Üyeliği kesinleşen kişiye fotoğraflı bir kimlik belgesi verilir. Üyenin kayıt fişinin bir nüshası ilçe koordinasyon kuruluna, bir nüshası il koordinasyon kuruluna, bir nüshası da merkez koordinasyon kuruluna gönderilir.
6. PARTİNİN ORGANLARI:
1. BÜYÜK KONGRE
2. HAREKET SÖZCÜLERİ ( Temsili demokrasilerde bunlara Başkan denir)
3. GENEL KOORDİNASYON KURUMU (Bunlara da Genel Yönetim Kurulu denir)
4. İL KONGRESİ
5. İL KOORDİNASYON KURUMU (Bunlara da İl Yönetim Kururlu denir)
6. İL SÖZCÜLERİ Buna da İl Başkanı denir)
7. İLÇE KONGRESİ
8. İLÇE KOORDİNASYON KURUMU (Buna da İl Yönetim Kurulu denir)
9. İLÇE SÖZCÜLERİ (Buna da İlçe Başkanı denir)
10. BELDE KONGRESİ
11. BELDE KOORDİNASYON KURUMU ( Bunlara da Belde Yönetim Kurulu denir)
12. BELDE SÖZCÜLERİ (Buna da Belde Başkanı denir)
7. BÜYÜK KONGRE
A. Büyük kongre, kongrenin yapılacağı salonun kapasitesi kaç kişilik ise o sayıda görevli sözcülerin katılımı ile gerçekleştirilir.
B. Sözcüler, illerin üye sayılarına oranına göre tespit edilir.
C. Partinin sözcüleri ve Genel koordinasyon kurulu üyeleri dışında ki doğal üyeliği partimiz reddeder.
D. Büyük kongre ……. yılda bir toplanır.
KONGRENİN İŞLEVİ
a. Uluslar arası, bölge ve ulusal sınırların sınıf mücadelelerinin ve sistem karşıtı tüm mücadelelerin deney ve bilgi aktarımları yapılır. İl, ilçe ve özellikle meclislere yönelik bağlayıcı olmayan TAVSİYE kararları oluşturulur. Tavsiye kararlarının dışında hiçbir bağlayıcı karar alamaz.
b. Partinin hesaplarını inceleyerek yasal şartları yerine getirir.
8. PARTİ SÖZCÜLERİ (Tekrar hatırlatayım. Bunlara temsili demokraside BAŞKAN denir)
Parti sözcüleri, partinin tüm üyelerinin katılımı ile elektronik posta aracılığı ile gönüllü adaylar içinden bir kadın bir erkek olmak üzere dönemsel olarak seçilirler. Ya da gönüllüler arasından kura ile oluşturulur.
Görev ve sorumlulukları:
Partinin ulusal ve uluslararası sözcülüğünü yaparlar. Sözcülük esnasında kişisel görüşlerini partinin görüşleri diyerek dillendiremezler. Özellikle basına ve kamuoyuna karşı partinin genel ideolojisi ve çizgisi dahilinde inisiyatif kullanabilirler. Partinin güvenini yitirmeleri söz konusu olursa her an geri çağırılırlar. Geri çağırmanın işleyişi, doğrudan demokrasi işletilerek belirlenir.
9. GENEL KOORDİNASYON KURUMU (GKK)
Partinin ihtiyaçları oranında gönüllülerin içinden seçilirler. ( Ya da kura ile )
Seçimi:
Partinin tüm üyelerinin katılımı ile parti sözcüsünün seçildiği gün elektronik posta aracılığı ile seçilirler.
Görev ve sorumlulukları:
a.Genel Koordinasyon Kurumu, Partinin ulusal ve uluslar arası çapta koordinasyonunun sağlanmasından sorumludurlar. Karar organı değildir. Diledikleri her kurum ve meclise tavsiyelerde bulunurlar. Özellikle her hangi bir yerde yürütülen başarı ya da başarısızlık örneklerini, başka uluslardaki mücadele deneylerini partiyle paylaşırlar.
b.GKK, Teknik ve uzmanlık isteyen konular için kendi içinden birer sözcünün sorumluluğunda komisyonlar oluşturur. Her komisyonun GKK sözcüsü, partinin gönüllüleri arasından ihtiyacı olan kişileri özgürce belirler.
c. GKK hangi aralıklarla toplanacağını kendileri tartışarak belirler ve partiye bildirirler.
d. Ulusal ve uluslar arası toplantılara katılırlar. Toplantılara kimlerin katılacağını GKK belirler.
10. İL KONGRESİ
İl kongresi de, kongrenin yapılacağı salonun kapasitesine göre ilçe kongrelerinden görevlendirilecek sözcülerin katılımı ile gerçekleştirilir. Üye sayısı az olan illerde, salonun kapasitesi elverirse, ilin tüm üyelerinin katılımı sağlanır.
KONGRENİN İŞLEVİ
a. İldeki çalışmaların ve mücadelelerin değerlendirilmesi yapılır. Tavsiye nitelikli kararlar alınır.
b. Hesaplar vs. yasal şartların yerine getirilmesi sağlanır.
11. İL SÖZCÜLERİ
İl sözcüleri gönüllü adaylar arasından, ildeki partinin tüm üyeleri tarafından bir kadın bir erkek olmak üzere elektronik posta aracılığı ile seçilir. ( Ya da kura ile )
Görev ve sorumlulukları:
Sözcülüğün ve koordinasyonun ötesinde hiçbir yetkileri yoktur.
Parti sözcülüğüne benzer işlevleri yerine getirirler.
12. İL KOORDİNASYON KURUMU
Her ilin ihtiyacı oranında ve gönüllüler arasından seçilirler. ( Ya da kura ile )
Seçimi:
İldeki tüm üyelerin katılımı ile ve elektronik posta aracılığı ile oluşturulur.
Görev ve sorumlulukları:
a.Adından da anlaşılacağı üzere karar organı değillerdir. İldeki ve ile bağlı ilçelerdeki çalışmaların koordinasyonunu sağlarlar. İlçelerin, ( özellikle hukuki, teknik ve uzmanlık konusundaki) ihtiyaçlarının karşılanmasından sorumludurlar. Diğer illerdeki çalışmaların takibini yaparlar. İlçelerdeki harekete tavsiyelerde bulunurlar.
b. Özellikle büyük şehirlerde ihtiyaç duyarlarsa hukuki, teknik ve uzmanlık komisyonları oluştururlar.
c. Hangi aralıklarla toplanacaklarına kendileri karar verir ve ildeki üyelerin tamamına bildirirler.
13. İLÇE KONGRESİ
İlçede ki salonun kapasitesi oranında ve meclislerin sayıları oranında ve meclislerce görevlendirilen sözcülerin katılımı ile gerçekleştirilir. Sayıları az olan ilçelerde yine salonun elvermesi halinde tüm üyelerin katılımı sağlanır.
KONGRENİN İŞLEVİ
  1. İlçedeki çalışmaların her konuda geçmiş muhasebesi yapılır. Tavsiye nitelikli kararlar alır.
  2. Hesaplar vs. yasal şartların yerine getirilmesini sağlar.
14. İLÇE SÖZCÜLERİ
İlçe sözcüleri de salon yeterli ise tüm üyelerin katılımı ile bir kadın bir erkek olmak üzere iki kişi olarak gönüllü adaylar arasından seçilirler. Salon yeterli değilse ilçenin tüm üyelerince elektronik posta aracılığıyla seçilirler. ( Ya da kura ile )
Görev ve sorumlulukları:
Sözcülüğün ve koordinasyonun ötesinde hiçbir yetkileri yoktur.
15. İLÇE KOORDİNASYON KURUMU
Her ilçenin ihtiyacı oranında gönüllüler arasından seçilirler. ( Ya da kura ile )
Seçimi: İlçedeki tüm üyelerin doğrudan katılımı ile seçilirler.
Görev ve sorumlulukları:
  1. Adından da anlaşılacağı üzere karar organı değildir. İlçedeki çalışmaların koordinasyonundan sorumludurlar.
  2. İlçedeki MECLİSLERİN her tür ihtiyaçlarının karşılanmasından sorumludurlar. Meclislere tavsiyelerde bulunurlar.
  3. Meclislerin her türlü hukuki, teknik ve uzmanlık konularına ilişkin ihtiyaçlarının karşılanmasından sorumludurlar.
  4. Hangi aralıklarla toplanacaklarına kendileri karar verirler. Olağan ya da olağanüstü toplantılarını tüm meclislere gündemi ile birlikte duyururlar.
16. BELDE KONGRESİ
Belde kongresi, sözcüleri ve koordinasyonu da ilçe gibi aynı şekilde değerlendirilmeli
  1. MECLİSLER:
    İlçe ve beldelerdeki çalışma ve yaşam alanlarında bir araya gelen parti üyeleri, işyerlerinde İŞÇİ MECLİSLERİ, Mahallelerde ise HALK MECLİSLERİ’nin kurulmasına öncülük ederler. Bunların yanı sıra ilçenin özgün yapısına göre akla gelebilecek her tür MECLİSİN kurulmasını da sağlar. ( Kadın, Gençlik, Emekliler vb.gibi)
Meclisler, sayılarını kendileri kararlaştırır. Partili meclis üyeleri meclislerinin her tür faaliyetini derhal belde ve ilçe koordinasyon kurumuna bildirirler. Yer değişimleri yine anında koordinasyonlara bildirilir.
NEDEN MECLİS?
Meclisler partinin can damarlarıdır. Sosyal, kültürel, demokratik, ekonomik; Kısacası yaşamın her alanında, kurulu düzenle mücadeleyi özellikle partili üyeler günün 24 saatinde işletirler. Meclis ve Komünler sadece mücadele örgütleri değil aynı zamanda komün al bir geleceğin çalışma ve yaşam alanlarında ki ilk nüveleridirler. İçinde yaşanılan kapitalist sistemi parçalama hedefiyle; bir yandan işlevsizleştirmek için mücadele ederlerken diğer yandan kendi yaşam ve çalışma alanlarında kalıcı ve işlevsel komün al yapıları da oluştururlar. Kısacası belediyeleri Ademi Merkeziyetçi yöntemle yönetmek adına her tür mücadeleyi yürütürler.
İÇ İŞLEYİŞ ve DİĞER HUSUSLAR
Meclisler kendi içinde DOĞRUDAN DEMOKRASİYİ işletir.
İşçiler, emekçiler, çevreciler, feministler, farklı cinsel tercihi olanlar, barış güçleri vb. kısacası toplumun tüm ezilen güçleri özellikle meclislerde buluşturulmaya çalışılır. Bu buluşma aynı zamanda dayanışma, yardımlaşma, paylaşma kültürünün inşası için zorunluluk olarak ele alınır.
Her Meclis ve Komün, kurumsallaşmasını doğrudan demokrasiyiişleterek kendisi kararlaştırır. Çünkü her çalışma ve yaşam alanı birbirinden farklıdır.
Partili meclis üyeleri, kurumsallaşmalar belde ve ilçe koordinasyonuna gerekçeleri ile bildirir.
Meclisler Komünal ÜRETİM ve TÜKETİM kooperatiflerinin de kurulmasına öncülük ederler. Kooperatifler, öylesine kapsayıcı ele alınır ki, ulusal çaptaki üretim, tüketim, dağıtım ve paylaşım la sınırlı kalmaz, dünyanın diğer uluslarındaki benzer kooperatifler ile uluslar arası dağıtım, paylaşımın ve değiş tokuş ekonomisini yeniden canlandırmaya çalışırlar. Kooperatiflerin zamanla kapitalist işletmele dönüşmesine meydan vermemek için de her türlü önlem alınır.
18. MALİ HÜKÜMLER
Yasaların öngördüğü şekilde belirlenir.
  1. DİSİPLİN İŞLERİ
Her kurum ve kurul kendi iç disiplinini kendisi sağlar.
  1. Tutulacak defterler vs. yasaların ön gördüğü şekilde yapılır.
  1. SEÇİMLERE GİRME
Yerel (Belediye) seçimlere mutlaka parti olarak girilir. Genel seçimlere (milletvekilliği- cumhurbaşkanlığı gibi) girilip girilmemesini parti doğrudan demokrasiyi işleterek karar verir.

Hiç yorum yok: