20 Mart 2014 Perşembe

Aleviler Tehdit Altındaki Aydınlarla,İşçilerle, Kürtlerle, Ermenilerle, Sosyalistlerle, Demokratlarla Birlikte Olmalıdırlar




“Ayrıca bugün Tayyip Erdoğan hükümeti, Türkiye’de sadece Alevi’yi ezip, Alevi’yi tehdit etmiyor, Tayyip Erdoğan ,Kürtleri,Ermenileri, sosyalistleri, Aydınları, işçileri, gazetecileri, yazarları, laik yurttaşları, kısaca herkesi rahatsız ediyor.”

Rıza Aydın
Alevi kurumların Samandağ mitingi üzerine muhabbet
Yukarıda ulaşım adresini verdiğim, Vedat arkadaşımızın konuşmasını dinleyip paylaştıktan sonra kendisini telefonla arayıp eleştirimi söyledim.
Ona söylediklerimi kısaca buraya da yazmak istiyorum; çok kısa yazacağım.
Bu konuşmayı dinleyen herkes, Türkiye de bir Alevi Sünni savaşı olduğunu sanar ki bu bir yanılgıdır. Hükümet sorunu böyle göstermekle kendince akıllılık edip, ezdiği kitleyi küçük göstermeye çalışıyor. Hâlbuki hal böyle değil.
alevi
AKP hükümetinin yardım ettiği Şeriatçılar Suriye’de sadece Alevileri katletmiyor, Suriye’de sadece Aleviler katledilmedi. AKP hükümetinin yardım ettiği Suriye’deki Şeriatçı guruplar Kürtleri, Hıristiyanları, Ermenileri kısaca herkesi katlediyor, katletti de. Hal böyleyse Vedat arkadaşımız bu tarzla, yani “Muaviye soylular” vs gibi bir söylemle konuşması çok yanlıştır.

Ayrıca bugün Tayyip Erdoğan hükümeti, Türkiye’de sadece Alevi’yi ezip, Alevi’yi tehdit etmiyor, Tayyip Erdoğan ,Kürtleri,Ermenileri, sosyalistleri, Aydınları, işçileri, gazetecileri, yazarları, laik yurttaşları, kısaca herkesi rahatsız ediyor. 
Hal böyleyse ki, böyledir; öyleyse o toplantı öyle yapılmamalıydı o konuşmada öyle olmamalıydı. Alevi kurumlarının başındaki, sol duyulu bu arkadaşlarımızı, biraz makul olmaya, sağduyulu düşünmeye çağırmalıyız, çünkü bu gidişat yanlış.
Peki, bu toplantı nasıl yapılmalıydı, bu toplantıda nasıl konuşulmalıydı derseniz bence şöyle olmalıydı: bir defa o toplantı Tayyip Erdoğan hükümetinin rahatsız ettiği bütün güçlerce ortaklaşa yapılmalıydı. 
O toplantının çağrısını KESK, DISK, TMMOB vb kurumlarca çağrılıp, kürsüden ortak konuşmalar yapılmalıydı; Alevileri bu kadar yalnızlaştırmanın manası ne. Alevileri yalnızlaştırıp, Alevilerin duygularını okşamaya çalıştıkça dilimizde, tavrımızda farklılaşıyor; bu Muaviye soylular vs gibi bir üslupla konuşmak Alevi’ye yarar sağlamaz. Çünkü Alevilik bütün insanlığı kapsamayı hedefler.
Konuşmalarda da şöyle bir tema işlenmeliydi: Tayyip Erdoğan hükümeti herkese karşı bir savaş açmıştır, bu durumda tehdit altındaki herkes birleşmelidir. 
Nazım Hikmet, TAN Gazetesi tahrip edilince, şöyle seslenir ya, işte burada da aynen öyle konuşulmalıydı 
Tayyip Erdoğan Hükümeti, sana düşman, bana düşman, düşünen insana düşman
Vatan ki bu insanların evidir
Sevgilim bunlar vatana düşman. … 
Ve elbette ki sevgilim elbet, dolaşacaktık en şanlı elbisesiyle, işçi tulumuyla, bu güzelim memlekette hürriyet .

Bunlar sahiden de vatana düşmanlık ediyorlar. Bunun için Aleviler tehdit altındaki tüm dostlarıyla beraber hareket edebilmelidir. Alevileri bu kadar yalnızlaştırıp, bu tarzla “Muaviye soylular” vs diye konuşmak kimsenin yararına değildir. Bu AKP’nin bizi çekmek istediği tuzağa düşmektir. Alevi kurum yöneticileri bu gidişatlarını gözden geçirmelidirler, derim. 
Saygılarımla. Ali Rıza Aydın
Not: Nazım Hikmetin andığım şiiri şöyledir:
Onlar ümidin düşmanıdır, sevgilim,
akar suyun
meyve çağında ağacın,
serip gelişen hayatın düşmanı.
Çünkü ölüm vurdu damgasını alınlarına :
Çürüyen diş, dökülen et,
bir daha geri dönmemek üzere yıkılıp gidecekler
Ve elbette ki, sevgilim, elbet,
dolaşacaktır elini kolunu sallaya sallaya,
dolaşacaktır en şanlı elbisesiyle,
işçi tulumuyla,
bu güzelim memlekette hürriyet.
Bursa da havlucu Recebe,
Karabük fabrikasında tesviyeci Hasana düşman,
fakir köylü Hatçe kadına,
ırgat Süleymana düşman,
sana düşman, bana düşman,
düşünen insana düşman,
vatan ki bu insanların evidir,
sevgilim, onlar vatana düşman

Hiç yorum yok: