2 Ağustos 2013 Cuma

Kürtlerde, Brakuji (Kardeşin Kardeşi Öldürmesi)

 Mahmut Balpetek

Kürt tarihi her ne kadar özgürlük için mücadele ve yenilgi tarihi olarak anılıyor olsa da, bir o kadarda ihanet ve kendi iç savaşı (braküji) tarihidir. Kürtler esaretleri altında kaldıkları devletlerin baskı ve zulme dayalı kıyım politikalarının yanında kendi aralarında da, çeşitli nedenlerle, kimi zaman iç savaş ve kıyımlar yaşadılar. Kürtler Özgürlük mücadelesinde verdikleri kayıpların yanında azımsanmayacak kadar kurban da,  kendi iç savaşlarında (brakuji) vermişlerdir. Kardeş katilliğin ve ihanetin adı Kürtçe de  brakujidir.
Brakujilik, kimi zaman Dr. Şıwan (Sait Kırmızıtoprak) ve Sait Elçi’nin öldürülmesinde olduğu gibi görüş ayrılığı ya da siyası rekabet nedeniyle yaşanmıştır. Sait Elçi Türkiye Kürdistan Demokrat Parti’yi (TKDP) kurup mücadeleye başlarken, Dr. Şivan ise dünyadaki politik gelişmeleri, aydınlanma ve ulus kavramlarını süzgeçten geçirip, Sosyalizm’in Kürdistan’ın tek kurtuluş yolu olduğunu düşünür. TKDP’yi milliyetçi olarak niteler, daha solda duracak bir Örgütlenme ihtiyaç olduğu noktasından hareketle, T-KDP’yi (Türkiye’de Kürdistan Demokrat Parti) kurar. İki parti aralarındaki rekabet onları ölüm ortaklığına kadar götürür. Bu olay ‘‘Saitler olayı” diye, Kürt tarihinde yer edinmiştir.
1970’li yıllara damgasını vuran Güney Kürdistan’da  Barzani  KDP’si ile Talabani liderliğinde ki, YNK (Yekiti) arasında geçen uzun süreli iç kavgada da bir çok Peşmergenin (Güney Kürdistan silahlı güçlerinin adı) hayatını kaybetmesine neden olmuştur.
Yakın tarihte yaşanan, modern Brakujilik 1992 yılında Türkiye ordusu, KDP ve YNK’nin birlikte PKK ‘ya karşı giriştikleri operasyon ve çatışmalardı. Bu Türkiye rejimi destekli iç çatışmalarda bütün taraflar da ciddi kayıplar yaşandı. Bu çatışmalar karşısında, Kürt halkı ve aydınları çok sert reaksiyon göstererek, haklı ya da haksız taraf gözetmeksizin, çatışmaların taraflarına ikaz  niteliğinde  mesaj verdi. Halkın mesajdaki talebi gayet açık ve netti. Kürtler kendi aralarındaki sorunları diyalog yolu ile çözülmeleri yönündeydi. Birkaç örnek ile açıklamaya çalıştığım braküjilik tarihi, yaşanan vakalar bunlarla sınırlı değildir. Osmanlı dönemin de başlayan brakujilik yakın tarihimize kadar süregelmiştir. Brakujilik, bu yazıda verdiğim birkaç örnekten sınırlı olmayan, tarihsel bir vakadır.
Emsali bir başka ulus içinde yaşanmadığı için, Brakujilik, Kürtlere özgü bir sorundur. Söze konu sorun Kürtleri öylesine derinden sarsmış ki, Kürt masal, şarkı ve romanlarına konu olmuştur. Bu derin acıyı edebiyat ve sanat aracılığı ile dünyaya duyurmaya çalışmışlardır. Kürtlerin kendilerine keklik (kev) soyluyuz demelerine neden olanda bu brakujiliğin kendisidir. Doğada keklik (kev) dışında, hiçbir canlı soyunu avcıya kırdırmak için onu pusuya düşürmez. Kürtler ihanetin acının her türlüsünü kendilerine yaşatarak keklik (kev) soyunun devamcısı olmuşlardır. Ancak görünen o ki Kürt  halkında ruh bulan keklik (kev) soyu artık ömrünü tamamlamak üzeredir.
 
Ulusal Kürt Konferansının Anlamı
Yaklaşık altı yıldır gündemde olan ulusal Kürt konferansı için adımlar atılmaya başladı. Hewler’de Ağustos ayının ortalarında düzenlenmesi öngörülen Kürt Ulusal Kongresi Hazırlık Komitesi, ikinci kez toplanarak pratik çalışmaların startını verdi. Türkiye, İran, Suriye ve Irak’ta yaşayan Kürtlerin temsilcilerinin katılacağı konferansa, Türkiye’den BDP ve DTK eş başkanları katılacak. Güney Kürdistan başkanı Mesut Barzani’nin ev sahipliğinde toplanacak olan konferansın, Kürtler arasında iletişim, dayanışma gibi sorunların aşılması doğrultusunda  atılmış olacak önemli bir adımdır, kongre için kotalar saptanırken, delege sayısı 500 olarak belirlendi. KCK, KDP, YNK, BDP, PJAK, DTK ve İran PDK’sinin de aralarında olduğu 40 dolayında parti ve organizasyonun katılımı ile 22 Temmuz’daki kongre hazırlık toplantısı, kongrenin gerçekleşmesi için somut bir adım oldu. Buna göre siyasi partiler yüzde 45, kadınlar yüzde 40, sivil toplum örgütleri yüzde 35, gençlik yüzde 10 ve bağımsız şahsiyetler yüzde 10 oranında temsil edilecekler. Bir dizi alt başlığın tartışılıp karara bağlanacağı toplantı, dört parçadaki Kürtlerin takdirine mazhar olmaya adaydır. Konferansın, Rocava Kürdistan’ında yaşanan gelişmelerin olduğu bu günlerde toplanıyor olması, onu bir kat daha önemli ve anlamlı kılmaktadır. Aynı zamanda,  Kürt siyasal yapılarının yanında, sivil toplum örgütleri, bağımsız bireylerin katılacağı konferansın yüzde 40 kadın olması umut verici bir gelişmedir. Brakujilikten çok acı çekmiş Kürt kadınlarının kendi elleri ile bu acıya son vermenin onurunu yaşama fırsatını iyi değerlendireceklerinden kimsenin kuşkusu olmasın. Kadınlı, gençli, erkekli bütün  Kürtlerin ortak kararıyla, brakujiliği tarihin çöp sepetine atacaklarını umudu filizlenmiş durumdadır. Konferansın Rocava Kürdistan devrimi ile kuracağı güçlü bir dayanışma ilişkisi de ona ayrı bir önem yüklemektedir. Konferans bu amacın gerçekleşmesi için önemli bir tarihsel fırsattır. Bu sadece  Kürtler için değil bunun ötesinde, bütün mazlum halklar için de pozitif bir referans olacaktır. Yani, Kürtlerin Keklik soyunu ruhlarından söküp atmaları hem kendi adlarına hem bütün ezilenler adına bir başarı olacaktır. Bütün dünya mazlumlarının rol model olacak böylesi bir, dayanışma başarısına ihtiyacı olduğunu söylemek abartı olmayacaktır. Konferansın tarihsel anlam ve önemi dayanışma ruhunun , brakujilik ruhu ile yer değiştiriyor olmasındadır. Bu açıdan bakıldığında konferans Kürtleri tarihsel bir değişim ve dönüşümün eşiğine doğru taşımaya namzet durmaktadır.

Hiç yorum yok: